Перевод: с турецкого на немецкий

с немецкого на турецкий

araç için

См. также в других словарях:

  • araç telefonu — is. Taşıtlar için geliştirilmiş telefon, mobil telefon …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zırhlı araç — is., cı Savaşta veya savaş dışında güvenliği sağlamak için zırh ile kaplanmış araç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uzun araç — is., cı Normal bir yük aracından daha uzun olan, çok eşya taşımak için kullanılan taşıt …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bakım yapmak — araç ve gereçlerin düzenli çalışması için onarımını yapmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • anahtar — is., Rum. 1) Kilidi açıp kapamak için kullanılan araç, açar, açkı 2) Bir şeyin zembereğini kurmak için kullanılan araç, kurgu 3) Şifre yazmak ve çözmek için kararlaştırılmış olan yol 4) Somunları veya vidaları çevirerek sıkıştırıp gevşetmek için… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sonda — is., tek., İt. sonda 1) Suyun herhangi bir noktadaki derinliğini ölçmek, dip tabakaların yapısını incelemek için kullanılan araç 2) Bir boşluğun içini yoklamaya yarayan uzunca ve ucu küt demir araç 3) tıp Vücudun içinde birikip dışarı atılamayan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • askı — is. 1) Üzerine herhangi bir şey asmaya yarar nesne Giysi askısı. 2) Pantolon veya giysilerin düşmesini önlemek için omuzdan aşırılan bağ 3) Artırma, eksiltme vb. resmî iş ilanlarının ilgili daire duvarında belli bir zaman süresince asılı durması… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gelberi — is., hlk. 1) Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç 2) Tırmık 3) Harman döküntülerini toplamaya yarayan araç 4) Ağaç dallarını budamak için kullanılan eğri demir Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gelberi etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaşağı — is. 1) Hayvanları tımar etmek için kullanılan, sacdan, dişli araç 2) Sırtı kaşımak için kullanılan uzun saplı, ucu kaşık veya el biçiminde, tırnaklı araç Birleşik Sözler kavga kaşağısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kulaklık — is., ğı 1) Kulakları soğuk, rüzgâr vb. dış etkilerden korumak için kulak kepçesini örtecek biçimde yapılmış kılıf 2) tek. Radyo, telefon, telsiz vb.nde kulak ile verici arasında ses bağlantısı kurmaya yarayan araç 3) Ağır işitenlerin daha iyi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • rampa — is., İt. rampa 1) Bir arazinin, bir kara yolunun, bir demir yolu hattının yatay doğrultuya göre yokuş olan bölümü Tren, rastgele bir yerlere gidiyor, rampalarda, küçük istasyonlarda saatlerce duruyordu. R. N. Güntekin 2) Özellikle istasyonlarda,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»